9 Ocak 2014 tarihli Cumhuriyet gazetesi Olaylar ve Görüşler bölümünde yayınlanmış Osman Coşkunoğlu yazısının tamamını
blogundan okuyabilirsiniz.
İnternete Sinsi Bir Darbe
Başbakan Erdoğan sosyal ağları önce “en büyük başbelası” ilan etti. Bir süre sonra da “sosyal ağlarda güzel şeyler oluyor” demeye başladı. Bunun iki nedeni var. Birincisi, AKP’nin kurduğu 6 bin kişilik maaşlı kadronun internette toplumu manipüle etme umuduydu. İkincisi, interneti kontrol altına almayı hedefleyen bir kanun çıkarmaya hazırlanıyordu.
Böyle bir kanun tasarısı şu anda TBMM’de. Hem zamanlaması hem de TBMM’ye sunulma süreci, sinsi bir yaklaşım sergiliyor. Önce, bir AKP milletvekilinin kanun teklifi olarak, internet ile ilgili sivil toplum kuruluşlarıyla hiç tartışılmadan, aniden TBMM’ye sunuldu. Bütçe görüşmeleri biter bitmez hemen gündeme alınıp hızla komisyona gönderildi. Sonra, kanun teklifi bir anda hükümetin kanun tasarısı oldu ve internetle ilgili çok teknik maddeler “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri” ile ilgili bir torba kanun tasarısı içine yerleştirildi. Bu nefes kesen acelenin ve garip sürecin yanında zamanlama da çok dikkat çekici. Ülke gündemi yolsuzluk, yargı, paralel devlet konularıyla sarsılırken, bu gürültünün arkasına saklanarak, interneti hükümet kontrolü altına sokabilecek bir kanun, kamu oyunun dikkatinden kaçırılarak, seçimlerden önce çıkarılıp uygulanmak isteniyor.
...
Şu anda internetle ilgili sınırlamaları düzenleyen 5651 sayılı kanun 2007 yılında çıkarılmıştı. YouTube’u yasaklayınca ve Google’a erişim sorunları yaşanınca toplumdan tepki çeken bu kanun nedeniyle ülkemizde onbinlerce site şu anda yasaklanmış durumda. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bir başvuru üzerine, 2012 yılında bu kanuna dayanan bir TİB uygulamasını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “ifade özgürlüğü” hakkındaki onuncu maddesine aykırı bulmuştur. AB’nin Türkiye İlerleme Raporları’nda da bu kanun hakkında olumsuz ifadeler yer almıştır.
...
Ne yapılabilir
Ülkemiz bilgi teknolojileri konusunda dünyada çok gerilerde: BM Uluslararası Telekomünikasyon Birliği’ne göre dünyada 55. sıradayız, Dünya Ekonomik Forumu’na göre 45. sıradayız. Çağımızın en önemli teknolojisi, yurttaşlarımızın günlük yaşamının giderek olmazsa olmazı ve ekonominin önemli kaldıracı internetin geliştirilmesi ülkemizin öncelikli konusu olmalıydı. Bunun için geniş bant yatırımlarının artması, Türkçe içeriklerin çoğalmasının desteklenmesi ve bilinçli kullanım için toplumsal eğitimin sağlanması yönünde girişimler ve politikalar gerekirken, yeni yasaklara, fişlemelere ve sansürlere yol açacak olan bu kanun tasarısı karşısında kararlı ve güçlü bir toplumsal duruş, demokratik bir tepki gerekli.