26.01.2014

Vagus.tv'ye "koruma tedbiri"

Gazeteci Serdar Akınan'ın kurduğu, muhalif yayınlarıyla geniş kitlerlere ulaşan, hem de onların sesi olan vagus.tv sansürlendi.

Amiyene tabirle çok rahat burası Türkiye "ya ne olacağıdı" diyebiliriz.
Geçmiş olsun Türkiye.

Bu İnternet sitesi (vagus.tv) hakkında İstanbul CBS'nin 16/01/2014 tarih ve 2012/656 sayılı kararına istinaden Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından KORUMA TEDBİRİ uygulanmaktadır. 


(The PROTECTION MEASURE has been taken for this website (vagus.tv) according to Decision Nr. 2012/656 dated 16/01/2014 of İstanbul CBS has been implemented by Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı.)



13.01.2014

Youtube Banned in Turkey (again)

Üzülerek yine bir şer haberiyle karşınızdayız.
Şaka değil yine yeniden YouTube engellendi. Şimdilik yan yollardan, proxy ve DNS ayarlarınızla oynayarak, web tarayıcınıza eklentiler yaparak girebilirsiniz ancak önce TurkNet, ardından KabloNet ve sonra UyduNet'e ulaşan mahkeme kararı, internete bağlanma hızınızdan daha hızlı bir şekilde servis sağlayıcınıza ulaşacak ve youtube videolarına erişiminizi engelleyecek ve şu dandik arayüzü göreceksiniz ekranlarınızda.




Ben engel tanımam, girerim diyebilirsiniz. Biz de o zaman neden bütün dünya insan gibi giriyor da biz hep ezik gibi yan yollardan giriyoruz şu internete diye sorarız size.

Bir sonraki sansür haberine kadar esen kalınız efendim, kalabilirseniz.

9.01.2014

Beklediğimiz karanlık ayağımıza geldi! Vimeo engellendi.

Youtube engellini dün gibi hatırlarken büyük ve derin sansür yasasının karanlık gölgesi üzerimize düştü bile. vimeo engellendi.


İnternete Sinsi Bir Darbe #SansüreDurDe

9 Ocak 2014 tarihli Cumhuriyet gazetesi Olaylar ve Görüşler bölümünde yayınlanmış Osman Coşkunoğlu yazısının tamamını blogundan okuyabilirsiniz.


İnternete Sinsi Bir Darbe

Başbakan Erdoğan sosyal ağları önce “en büyük başbelası” ilan etti. Bir süre sonra da “sosyal ağlarda güzel şeyler oluyor” demeye başladı. Bunun iki nedeni var. Birincisi, AKP’nin kurduğu 6 bin kişilik maaşlı kadronun internette toplumu manipüle etme umuduydu. İkincisi, interneti kontrol altına almayı hedefleyen bir kanun çıkarmaya hazırlanıyordu.


Böyle bir kanun tasarısı şu anda TBMM’de. Hem zamanlaması hem de TBMM’ye sunulma süreci, sinsi bir yaklaşım sergiliyor. Önce, bir AKP milletvekilinin kanun teklifi olarak,  internet ile ilgili sivil toplum kuruluşlarıyla hiç tartışılmadan, aniden TBMM’ye sunuldu. Bütçe görüşmeleri biter bitmez hemen gündeme alınıp hızla komisyona gönderildi. Sonra, kanun teklifi bir anda hükümetin kanun tasarısı oldu ve internetle ilgili çok teknik maddeler “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri” ile ilgili bir torba kanun tasarısı içine yerleştirildi. Bu nefes kesen acelenin ve garip sürecin yanında zamanlama da çok dikkat çekici. Ülke gündemi yolsuzluk, yargı, paralel devlet konularıyla sarsılırken, bu gürültünün arkasına saklanarak, interneti hükümet kontrolü altına sokabilecek bir kanun, kamu oyunun dikkatinden kaçırılarak, seçimlerden önce çıkarılıp uygulanmak isteniyor.

...

Şu anda internetle ilgili sınırlamaları düzenleyen 5651 sayılı kanun 2007 yılında çıkarılmıştı. YouTube’u yasaklayınca ve Google’a erişim sorunları yaşanınca toplumdan tepki çeken bu kanun nedeniyle ülkemizde onbinlerce site şu anda yasaklanmış durumda. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, bir başvuru üzerine, 2012 yılında bu kanuna dayanan bir TİB uygulamasını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin “ifade özgürlüğü” hakkındaki onuncu maddesine aykırı bulmuştur. AB’nin Türkiye İlerleme Raporları’nda da bu kanun hakkında olumsuz ifadeler yer almıştır.

...

Ne yapılabilir
Ülkemiz bilgi teknolojileri konusunda dünyada çok gerilerde: BM Uluslararası Telekomünikasyon Birliği’ne göre dünyada 55. sıradayız, Dünya Ekonomik Forumu’na göre 45. sıradayız. Çağımızın en önemli teknolojisi, yurttaşlarımızın günlük yaşamının giderek olmazsa olmazı ve ekonominin önemli kaldıracı internetin geliştirilmesi ülkemizin öncelikli konusu olmalıydı. Bunun için geniş bant yatırımlarının artması, Türkçe içeriklerin çoğalmasının desteklenmesi ve bilinçli kullanım için toplumsal eğitimin sağlanması yönünde girişimler ve politikalar gerekirken, yeni yasaklara, fişlemelere ve sansürlere yol açacak olan bu kanun tasarısı karşısında kararlı ve güçlü bir toplumsal duruş, demokratik bir tepki gerekli.

INTERNET: Sansür Geliyor, Ekonomi Baltalanıyor, Yargı Denetimi Kalkıyor! #SansüreDurDe

Alıntıladığımız, Google'ın hukuk müşaviri Burçak Ünsal'ın yazısının tamamını blogundan okuyabilirsiniz.

Ülkemizde Internet üzerinden işlenen suçlarla mücadele konusunda özel hüküm getirme ve Avrupa Birliği mevzuatı ile uyum sağlama ihtiyaçları kabul tarihi 4 Mayıs 2007 olan 5651 Sayılı Internet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’la (“5651 Sayılı Kanun”) giderilmeye çalışılmıştır.
Ancak bir önceki yazımda belirttiğim gibi 5651 Sayılı Kanun son derece yetersiz kalmış ve özetle yanlış tanımlar getirmiş, katalog suçları yanlış belirlemiş, idareye yargılama gerektiren bir takım yetkiler vererek anayasal yetki gaspına sebebiyet vermiş, Uyar – Kaldır yöntemini çok yetersiz şekilde düzenlemiştir.
Nitekim bir önceki yazımda sebebine detayla değindiğim üzere Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırılığı da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (“AİHM”) tarafından da tespit edilmiştir.
Yıllardır bizler dahil uygulamacılar, akademisyenler ve Internet aktörleri 5651 Sayılı yasanın ve ilgili mevzuatın düzeltilmesi için çok önemli girişimlerde bulunmuş, sayısız toplantılar yapmış, değişiklik tekliflerini ilgili makamlara iletmiştir. İyi niyetle tüm ülke bunların dinlenmesini ve bunun üzerine ülkenin ekonomik, sosyal, hukuki ve eğitim menfaatlerine yönelik adımlar atılmasını beklerken ne yazık ki dün gece yarısı itibarı ile bu beklentilerimizin sonu hüsran olmuştur.
7 Ocak 2014 Salı günü öğleden sonra TBMM Plan ve Bütçe komisyonunda görüşülmeye başlanarak, gece yarısına doğru Genel Kurul’a sunulma kararı alınan “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” isminde bir TORBA YASA’nın (“Torba Yasa”) 92. ile 108. Maddeleri ile 5651 Sayılı Kanun değiştirilecektir.
Zaten hemen her tarafında ciddi problemler olan 5651 Sayılı Kanunun, Torba Yasa ile getirilecek yeni hükümlerinin HEPSİ de çok ciddi problemlere gebe hatta bence Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilebilir niteliktedir.

5.01.2014

Yine yeniden sansür #SansüreDurDe

Uzun bir aradan sonra yeniden merhaba, iyi haberlerimiz yok malesef, yine yeniden, kaldığımız yerden sansüre karşı mücadeleye devam.




18 Aralık'ta Ak Parti milletvekili Zeynep K4rahan Uslu'nun twitter hesabından duyurduğu internet kullanıcılarının kişisel mahremiyetini hiçe sayan ağırlaştırılmış yeni sansür teklifi bu salı yani 7 Ocak 2014 tarihinde torba yasa kapsamında yürürlüğe girecek.


O tarihten itibaren Korsan Parti'nin başlattığı, herkesin katılımına açık olan bildiri bu gece itibariyle yayında. Aynen paylaşıyoruz.

İnternet Sansürü Bitmiyor, Artıyor!

İNTERNET SANSÜR KANUNU YENİLENEREK GELİYOR, HAZIR MISINIZ?

#sansuredurde

Hükümet, İnternet’teki sansür ve izlemeyi arttırmak adına, 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında  Kanun’u yangından mal kaçırır gibi değiştirmeye çalışmaktadır.
5651 Sayılı Kanun Değişince Ne Olacak? İnternet Sansürü artacak mı azalacak mı?
- Tüm sitenin değil ve fakat sadece “sakıncalı” içeriğin erişime engellenmesini yani sansürlenmesini sağlayacak URL adresi ve içerik tabanlı erişim engelleme geliyor.
- “Halkın bir kesimini sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet ve bölge ayrımına dayanarak aşağılama” suçu  da artık site sansürleme nedenleri arasına giriyor.
- Hosting firmalarının günlükler tutarak ‘jurnalcilik’ yapacağı ve kullanıcıların izini süreceği bir düzenleme geliyor.
- Yeni erişim engelleme teknikleri ile engellenen sitelere DNS değiştirip girilemeyecek.
- Türkiye’de “hangi mekana gittim, ne yedim-içtim” bloglarından başka blog barınamayacak.
- Yeni sansür yasası hosting sektörüne zarar verecek, firmalar yurt dışına kaçacak.
- Erişim sağlayıcılar bir sansür birliğine dönüşecek.
- ‘Twitter belası’’ ve ‘Çirkin teknoloji Facebook’ daha kolay durdurulacak.
- Yurttaş gazeteciliği ve bağımsız haber siteleri darbe alacak.
İşte bu nedenle Korsan Parti olarak söz konusu yasa ile yasaya yapılacak değişiklikleri tanımadığımızı bildirmek amacıyla bir bildiri hazırladık. Bildirinin tamamını İnternet sitemizden okuyup destek olabilirsiniz.
Tüm bu değerlendirmelerimiz göz önüne alınmaz, kanunda gerekli iyileştirmeler yapılmaz ve gündemdeki değişiklik tasarısı yasalaşırsa; ilgili 5651 Sayılı Kanunu tanımadığımızı AİHM kararları, Anayasa uygulamamız ve evrensel hukuk kuralları ışığında ilan ediyor, Türkiye ve dünya kamuoyu ile mevcut Türkiye Cumhuriyeti hükümetini bu hususta uyarıyor ve bilgilendiriyoruz.
Aynı fikirde misiniz?

Neyse ki 2013 direniş ruhunu miras bıraktı. Şimdi bağırma zamanı, hazır sesimiz çıkıyorken. Aksi halde bu site yakında erişime engellenebilir


ekleme: şuradan da teknoloji yazarı M. Serdar Kuzuloğlu'nun Yeni internet düzenlemesi ne götürüyor? başlıklı, konuyla ilgili detaylı yazısına ulaşabilirsiniz.